Deneyimsel Pazarlama Ve Tüketici Alışkanlıkları Nasıl Değişecek?
.

Markalar geçmişten günümüze tüketici ile buluşma noktasında stratejilerini belirlerken en önemli kriter olarak potansiyel hedef kitlesinin satın alma alışkanlıklarını, duygularını ve deneyimlerini ön planda tutmuşlardır.

Toplumbilimci Baudrillard’ın öngördüğü “Modern tüketiciler ürünleri tüketmeyip; aksine ürünlerin anlamlarını tüketmektedir” tespitinden yola çıktığımızda gerek geçmişte gerekse de gelecekte tüketici alışkanlıklarının ve deneyimsel pazarlamanın markaların pazarlama vitrininde en başta yer alacağı kanısına varabiliriz. Bu noktada asıl önemli olan nokta değişen ve vizyon değiştiren yeni dijital çağda bu iki kavram ne ölçüde değişimlere uğrayacak?

Deneyimsel pazarlama bir markanın hizmet verdiği sektör veya içerisinde bulunmuş olduğu pazar ne olursa olsun gerek global ölçekte gerekse de yerel ölçekte en çok tercih edilen pazarlama stratejisidir.

Deneyimsel pazarlama ile birlikte marka potansiyel hedef kitlesine ürünlerini veya hizmetlerini deneyimleme fırsatı vermesi ve bunu başarılı bir şekilde uygulatabilmesi, marka ile tüketicileri arasında koparılması zor bir bağ oluşturur. Marka, tüketicisi üzerinde bu etkiyi sağlarken tüketicinin 5 duyusuna dokunmayı ve akılda kalarak tercih edilmeyi amaçlamaktadır.

Corona virüsünden sonraki süreci tüm pazarlarda yeni dijital çağ olarak tanımladığımızda ise asıl değişim bu potansiyel tüketicinin 5 duyusuna dokunma noktasında yaşanacaktır.

Tüketiciler karar verme süreçlerinde duygularını ön planda tutarak kendilerine maksimum fayda sağlayacak ürünü ya da hizmeti tercih etme eğilimindedirler. Ancak değişecek olan sistemde tüketiciler önceliklerini değiştirerek deneyimsel pazarlamaya karşı etki tepkilerini, güven üzerine kuracakları bir sistem ile değiştireceklerdir. Tüketici alışkanlıkları ya da eğilimleri ancak kendilerini güvensiz hissettikleri ortamlarda ani değişimler göstermektedir. Şu anda içerisinde bulunmuş olduğumuz ortamda markanın; potansiyel tüketicisini, ürünü ya da hizmeti ile buluşturmayı istediğinde, tüketici daha kapalı bir tavır sergileyerek deneyimlemek isteyeceği markalarda da seçimini 5 duyu organının dışında hatta ve hatta “ağızdan ağıza reklam” dediğimiz viral pazarlamanın bile dışında 6.histen bağımsız 7.bir his ile verecektir.

Marka tarafından tüketiciye sunulan ürün veya hizmeti 5 duyu organımız ile algılayıp deneyimlememize rağmen karar verme süreçlerimizin etkisinde tüketici, güven duygusunu ön planda tutmaya başlayacaktır. Burada bahsetmiş olduğumuz ''güven'' kelimesi,markanın bilinirliği, marka değeri ya da hedef kitlesinden öte bir durumda; tüm markaları içerisine alacak bir mekanizma oluşturacaktır.

Bu 7.his ise gerek markaların gerekse de ajansların bundan sonraki süreçte üzerinde duracakları en önemli strateji olacaktır. 

Dijital pazarlamada 7.his, aslında tüketicinin değişecek olan alışkanlıkları, karar verme eğilimleri ve duygu bütünlüğü ile birlikte gelişerek karşımıza çıkacaktır.

 Bu noktada şuna inanıyorum ki deneyimsel pazarlamada ve tüketici davranışlarında 7.his kavramı üzerine çalışmalar gerçekleştiren ve hedef kitlesini doğru okuyabilen markalar, bu süreçten pazar lideri olarak çıkacak ve markalarını bu sürece doğru hazırlayabilen doğru bir strateji kurabilen ajanslar da oyuna 1-0 önde başlayacaklar.

İster global bir marka olalım, ister tek başımıza bir birey; eğer bu dünya üzerinde potansiyel bir hedef kitlenin içerisindeysek, dijital pazarlamada 7.his hayatımıza mutlaka dokunacaktır...

Hasanpaşa Mah. Nabizade Sk. B Blok No: 82 A Kadıköy / İstanbul